ÖZGÜN ARAŞTIRMA / ORIGINAL ARTICLE
Doi: 10.5798/diclemedj.0921.2012.01.0096
Antiglokomatöz sabit kombinasyonların etkileri ve hasta uyumunun
karşılaştırılması: Dorzolamid-timolol maleat ve latanoprost-timolol maleat
Comparison of the effects of antiglaucomatous
fixed combinations and patients compliance: Dorzolamide-timolol
maleate and latanoprost-timolol maleate
İrfan Uzun,
Kubilay Çetinkaya
Trabzon
Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göz Kliniği, Trabzon, Türkiye
Yazışma Adresi /Correspondence:
Dr. İrfan Uzun, Ağrı Patnos Devlet Hastanesi, Göz
Kliniği, Ağrı, Türkiye
Eposta: dr.irfan@mynet.com
Geliş Tarihi /
Received: 06.10.2011, Kabul Tarihi / Accepted: 01.12.2011
ÖZET
Amaç: Primer açık açılı glokomu olan hastalarda, dorzolamid-timolol maleat (DTSK)
ve latanoprost-timolol maleat
(LTSK) sabit kombinasyonlarının etkilerini
karşılaştırmayı ve tedaviye hasta uyumunu değerlendirmeyi amaçladık.
Gereç ve
yöntem: LTSK
kullanan 24 hastanın 44 gözü, DTSK kullanan 24 hastanın 35 gözü olmak üzere
toplam 48 hastanın 79 gözü çalışma kapsamına alındı. Hastalar 6 ay takip
edildi. Üçüncü ayda gün içi göz içi basıncı (GİB) dalgalanmalarına bakıldı.
Görme alanı ve retina sinir lifi tabakası (RSLT) analizi 6.ayda tekrarlandı.
Bulgular: Her iki
ilacın da GİB’nı ve gün içi dalgalanmalarını etkin
bir şekilde kontrol ettiği ve aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
bulunmadığı gözlendi(p>0.05). Görme alanı ve RSLT ölçümlerinde iki grup
arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu(p>0.05). Başlangıç ve
altıncı ay karşılaştırıldığında, MD ve sLV
değerlerinde azalma, RSLT ölçümlerinde ise azalma ve artma yönünde değişiklikler
istatistiksel olarak anlamlı bulundu(p<0.05). İlaçların yan etkilerine
bakıldığında iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu.
Oküler irritasyon her iki grupta da en sık yan
etkiydi. Kompliyans ve adherens
incelendiğinde, iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
yoktu(p>0.05). Her iki grupta da başlangıçta hastaların çoğu ilaç alımını
unutmadı(DTSK %54.2 ve LTSK %66.7). Takip eden
kontrollerde, iki grupta da kompliyans ve adherens arttı. İlaç kullanım süresinin kompliyansı
etkileyebildiği bulundu (p=0.007).
Sonuç: Her iki
ilacın da, GİB’nı ve gün içi dalgalanmalarını etkin
ve klinik olarak yeterli bir şekilde kontrol edebildiği, tolere
edilebilir yan etkilere sahip oldukları ve hastaların tedavi uyumlarının yüksek
olduğu görüldü.
Anahtar
kelimeler: Primer açık açılı glokom, sabit kombinasyonlar,
göz içi basıncının gün içi dalgalanması, retina sinir lifi tabakası, uyum.
ABSTRACT
Objectives: We aimed to compare the
effects of fixed combinations of dorzolamide/timolol maleate (DTFC) and latanoprost/timolol maleate (LTFC) at primary open angle glaucoma
patients and assess the patient compliance to treatment.
Materials and Methods: Forty-four eyes of 24
patients taking LTFC, 35 eyes of 24 patients taking DTFC and totally 79 eyes of
48 patients were included in this study. Patients were followed for 6 months.
At 3rd month, diurnal intraocular pressure (IOP) fluctuations were assessed. Perimetry and retinal nerve fiber layer (RNFL) analyze were
repeated at 6th month.
Results: Both medicines had
efficiently controlled the IOP and diurnal fluctuations and statistically no
significant difference was observed (p>0.05). Perimetric
and RNFL measurements were not different in both groups(p>0.05).When we have
compared the results of baseline and 6th months, MD and sLV
values decreased, RNFL in some cases increased on the other hand we have also
observed a decrease in some cases(p<0.05). Ocular irritation was the most
common side effect in both groups and there was no statistically significant
difference between the groups by means of side effects.When
compliance and adherence were assessed, there was no statistically significant
difference between the groups (p>0.05). Most of the patients did not forget
to take their medicines (DTSK %54.2 and LTSK %66.7) and in following visits,
compliance and adherence were improved in both groups. It is detected that
duration of medicine use may affect the compliance (p=0.007).
Conclusion: It is observed that two
medicines controlled the IOP and diurnal fluctuations clinically efficient and
effectively, had reasonable side effects and had high patient compliance to
treatment.
Key words: Primary open-angle glaucoma,
fixed combinations, diurnal variation of intraocular pressure, retinal nerve
fiber layer, compliance.
GİRİŞ
Primer açık açılı glokom (PAAG); açık ön kamara açısı ve 21 mmHg üzerinde göz içi basıncı (GİB) ile birlikte, optik
sinir liflerinde edinsel kayıp ve görme alanında
anormalliklerle karakterize, erişkinlerde görülen, kronik, bilateral,
sıklıkla asimetrik bir optik nöropatidir.1
Görme
fonksiyonunu korumada etkisi kanıtlanmış tek seçenek GİB’nın
düşürülmesidir. GİB’ndaki her 1 mmHg
düşüşün glokom progresyonu riskini %10 azalttığı
yapılan çalışmalarla gösterilmiştir.2
Monoterapi ile
kontrol altına alınamayan glokom hastalarında tedaviye genellikle ikinci bir antiglokomatöz ilaç eklenir. Birçok çalışmada hedef göz içi
basıncına ulaşılabilmesi için çoğunlukla çoklu ilaç kullanımlarının gerekli
olduğu gösterilmiştir.3,4
Tedaviye uyum
tedavi başarısını etkileyen temel noktalardandır. Çoklu ilaç kullanımları ve komplike tarifler tedaviye uyumu azaltmaktadır.5
Hastalar ilaçlarını eksik ya da fazla kullanabilmektedirler. Benzalkonyum klorid gibi
kullanılan prezervan maddelerin, ilerde glokom
cerrahisini bile tehlikeye sokabilecek düzeyde toksik
etkileri gösterilmiştir.6
Sabit kombinasyonların kullanımı daha konforlu olup, hasta uyumunu
ve tedavi etkinliğini artırmakta; prezervan maddelere
bağlı yan etkileri azalmaktadır.
Prostaglandin
analogları üveoskleral dışa akımı artırarak, beta blokerler ve karbonik anhidraz
inhibitörleri ise hümör aköz
yapımını azaltarak göz içi basıncını düşürürler.
İlk sabit
kombine ilaç, %2’ lik dorzolamid
(karbonik anhidraz inhibitörü) ve %0,5’ lik timolol maleat
(non-selektif beta bloker) kombinasyonudur. Yine sıkça kullanılan diğer bir sabit kombinasyon ilaç %0,005’ lik latanoprost (prostaglandin
analoğu) ve %0,5’ lik timolol
maleat içeren kombinasyonu da benzer şekilde etkin
bir şekilde GİB’nı azaltmakta ve günlük göz içi
basınç dalgalanmalarını kontrol altında tutmaktadır.
Ülkemizde de
sabit kombinasyon kullanımları giderek artmaktadır. Bu
çok kullanılan iki sabit antiglokomatözün etkilerinin
karşılaştırılması amacıyla yapılmış, yurt dışında ve içinde, az sayıda çalışma
vardır. Bu sabit kombinasyonların GİB üzerine olan
etkilerini, yan etkilerini, hastaların tedaviye uyumunu ve bunu etkileyen
faktörleri birlikte değerlendiren bir çalışma ise yoktur.
Çalışmamızda dorzolamid-timolol maleat veya latanoprost-timolol maleat sabit kombinasyonu kullanan PAAG’lu
hastalarda; GİB, GİB’nın gün içi dalgalanmaları, ilaç
yan etkileri, görme alanı ve retina sinir lifi tabakası kalınlığındaki
değişimleri ve hastaların tedaviye uyumunu karşılaştırmayı amaçladık.
GEREÇ VE
YÖNTEM
Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi
Cerrahi ve İlaç Araştırmaları Etik Kurulundan izin alındıktan sonra, Haziran
2009-Haziran 2010 tarihleri arasında Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma
Hastanesi Göz Polikliniğine başvurmuş ve PAAG tanısı ile en az bir aydır takip
edilen latanoprost-timolol maleat
sabit kombinasyonu (LTSK) veya dorzolamid-timolol
maleat sabit kombinasyonu (DTSK) kullanan hastalar
değerlendirildi ve aşağıdaki ölçütlere uyanlar çalışmaya alındı:
1) 18 yaş ve
üzeri olmak
2) Ölçülen GİB’nın en fazla 25 mmHg olması
3) Görme
alanında glokomatöz kayıpların olması ve göz dibi
muayenesinde optik sinir başı hasarı bulunması
4) Gonyoskopik muayenede tüm kadranlarda açının açık olması
5) Kornea opasitesi, belirgin katarakt, belirgin vitreus
opasitesi gibi optik ortam kesifliği
ve belirgin retina patolojisinin olmaması
6) Daha önce
göz travması veya göz içi cerrahi geçirilmemiş olması
Böylece latanoprost-timolol maleat sabit kombinasyonu kullanan 24 hastanın 44 gözü ve dorzolamid-timolol maleat sabit
kombinasyonu kullanan 24 hastanın 35 gözü çalışmaya alındı.
Latanoprost-timolol maleat sabit kombinasyonu saat
Hastaların
ilk muayenesinde ayrıntılı bir öykü alındıktan sonra tashihli görme keskinliği,
ön segment ve fundus
muayenesi, Pascal tonometresi (SMT Swiss Microtechnology, İsviçre)
ile GİB ölçümü, Goldmann üç aynalı kontakt lensi (Volk, ABD) ile açı
muayenesi, Octopus otomatik perimetresi(Haag-Streit Octopus 900, İsviçre) ile
görme alanı (GA) ölçümü ve Spectral OKT (Heidelberg Spectralis BluePeak HRA-OCT, Almanya) ile retina sinir lifi tabakası
(RSLT) kalınlık analizi yapıldı. Tüm oftalmolojik muayeneler aynı hekim tarafından
yapıldı.
Hastaların tüm
kontrollerinde görme keskinlikleri Snellen eşeli ile
ölçülerek kaydedildi. Üç aynalı Goldmann lensi
kullanılarak yapılan iridokorneal açı
değerlendirilmesinde Spaeth sistemi kullanıldı.
Göz içi
basınçları aynı tonometre ile ve aynı hekim
tarafından, kalite değeri 3 ve üzeri olacak şekilde üç ardışık ölçüm yapılarak
ve bu ölçümlerin ortalaması alınmak suretiyle kaydedildi. Birinci, 3. ve 6.
aylarda GİB ölçümleri ve rutin oftalmolojik muayeneleri tekrarlandı. Altıncı
ayda görme alanı ölçümleri ve OKT ile RSLT kalınlık analizi tekrarlandı.
Üçüncü aydaki
kontrollerinde saat 08:00, 12:00, 16:00’ da GİB’ları ölçülerek gün içi basınç dalgalanmalarına bakıldı.
Octopus
otomatik perimetresi ile başlangıçta ve 6. ayda görme
alanı ölçümü yapıldı. Görme alanı değerlendirilmesinde Octopus
G top programı seçildi. Değerlendirmede MD (mean deviasyon) ve sLV (loss variance) kullanıldı. Spectral OKT ile başlangıç ve altıncı ayda ortalama peripapiller RSLT kalınlık ölçümleri yapıldı. Her göz için
sadece yüksek sinyal kalitesi olan (7/10 ve üzerindekiler) üçer ölçüm dikkate
alındı.
Bütün gözler
için ortalama peripapiller RSLT kalınlıkları, genel
ve temporal (T), temporosüperior
(TS), temporoinferior (TI), nasal
(N), nasalsüperior (NS), nasalinferior
(NI) olmak üzere altı sektörde mikron olarak saptandı.
Lokal ve
sistemik yan etkiler her kontrolde kaydedildi. Konjonktiva
hiperemisinin derecelendirilmesi 4 puanlı bir skalada (0=yok, 1=hafif, 2=orta, 3=şiddetli) yapıldı.
Hastalara,
ilaç damlatmayı unutup unutmadıkları (kompliyans) ve
damlaları doktorun tavsiye ettiği şekilde saat ve dozlarına uyarak kullanıp
kullanamadıkları (adherens) her vizitte
sorularak tedaviye uyum değerlendirildi. Yaş, cinsiyet, glokom süresi, glokom
ilacının kullanım süresi, ilacın dozu, GİB, kullandığı ilacın yan etkileri,
ilave göz hastalığı günlük toplam damla sayısı, sistemik ilaçlar günlük toplam
tablet sayısı gibi faktörlerin kompliyansı etkileyip
etkilemediği araştırıldı.
Dorzolamid-timolol maleat ile latanoprost-timolol maleat sabit kombinasyonlarını
kullanan hastaların 6 aylık takibi süresince; GİB, GİB gün içi dalgalanması,
görme alanı ve RSLT kalınlığındaki değişimleri, ilaçların yan etkileri ve
hastaların tedaviye uyumu değerlendirildi.
İstatistiksel İncelemeler
Çalışmada elde edilen bulgular değerlendirilirken,
istatistiksel analizler için SPSS (Statistical Package
for Social Sciences) for Windows 13,0
programı kullanıldı. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel
metodlar (Ortalama, Standart sapma) ve niceliksel
verilerin karşılaştırılmasında normal dağılım gösteren parametrelerin iki grup
arası karşılaştırmalarında Independent samples t-test, grup içi karşılaştırmalarında Paired samples t-test, niteliksel
verilerin karşılaştırılmasında ise Ki-Kare testi kullanıldı. Parametreler
arasındaki neden-sonuç ilişkisini bulmak için çoklu lineer regresyon analizi
kullanıldı. Sonuçlar %95’ lik güven aralığında,
anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirildi.
BULGULAR
Latanoprost-timolol maleat sabit kombinasyonu kullanan
hastaların yaş ortalaması 63,63±9,07 yıl ve DTSK kullanan hastaların yaş
ortalaması ise 61,79±10,24 yıl idi. Grupların yaş ortalamaları arasında
istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p=0,515). LTSK grubunda 16 (%66,7)
kadın 7 (%33,3) erkek, DTSK grubunda 14 (%58,3) kadın 10 (%41,7) erkek olup
cinsiyet dağılımı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı
(p=0,551).
Latanoprost-timolol maleat grubunun ortalama tedavi süresi (ilaç kullanım
süresi); başlangıçta(en az 1 ve en fazla 24 olmak üzere) 7.08±7.44 ay ve 6.ayda
ise (en az 7 ve en fazla 30 olmak üzere) 13.08±7.44 ay idi. DTSK grubunun
ortalama tedavi süresi (ilaç kullanım süresi); başlangıçta (en az 1 ve en fazla
144 olmak üzere) 24.04±41.95 ay ve 6.ayda ise (en az 7 ve en fazla 150 olmak
üzere) 30.04±41.95 ay idi. Grupların ortalama tedavi süreleri arasında
istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı(p=0,197).
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK gruplarının başlangıç, 1.ay, 3.ay ve 6.ay GİB’ları birbiri arasında karşılaştırıldığında ve her
grubun tekrarlanan ölçümleri kendi içinde karşılaştırıldığında istatistiksel
açıdan anlamlı fark saptanmadı (p>0.05) (Tablo 1).
Tablo
1.
İlaçlara göre göz içi basıncı dağılımı.
LTSK |
DTSK |
P* değeri |
||||
Ort. |
SD |
Ort. |
SD |
|||
Başlangıç |
Sağ |
16,39 |
2,24 |
17,45 |
2,06 |
0,122 |
Sol |
15,79 |
2,24 |
17,30 |
2,41 |
0,058 |
|
1. ay |
Sağ |
16,57 |
3,03 |
17,37 |
1,89 |
0,321 |
Sol |
16,26 |
2,77 |
17,08 |
2,37 |
0,349 |
|
3. ay |
Sağ |
15,91 |
2,40 |
17,21 |
2,62 |
0,103 |
Sol |
15,92 |
2,59 |
17,06 |
2,62 |
0,196 |
|
6. ay |
Sağ |
16,6 |
2,18 |
17,26 |
1,86 |
0,309 |
Sol |
16,51 |
2,14 |
17,06 |
2,05 |
0,430 |
|
Başlangıç- 1. Ay |
Sağ |
P**= 0,724 |
P**= 0,878 |
|||
Sol |
P**= 0,286 |
P**= 0,717 |
||||
Başlangıç- 3. Ay |
Sağ |
P**= 0,279 |
P**= 0,690 |
|||
Sol |
P**= 0,810 |
P**= 0,646 |
||||
Başlangıç- 6. Ay |
Sağ |
P**= 0,596 |
P**= 0,732 |
|||
Sol |
P**= 0,238 |
P**= 0,642 |
P*: Independent Samples T-Test, P**: Paired Samples T-Test.
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK gruplarının gün içi GİB dalgalanma dağılımı
saat 08:00, 12:00 ve 16:00 olmak üzere gruplar
arasında karşılaştırıldığında ve bu tekrarlanan ölçümler her bir grup için
kendi içinde karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı
(p>0,05). Her iki grupta da sabah, öğle ve akşam GİB piki olan hastalar
vardı (Tablo 2).
Tablo
2. Göz
içi basıncı nın gün içi dalgalanma dağılımı.
LTSK |
DTSK |
P* değeri |
||||
Ort. |
SD |
Ort. |
SD |
|||
Saat 08:00 |
Sağ |
15,91 |
2,40 |
17,21 |
2,62 |
0,103 |
Sol |
15,92 |
2,59 |
17,06 |
2,62 |
0,196 |
|
Saat 12:00 |
Sağ |
16,53 |
2,31 |
17,05 |
3,06 |
0,536 |
Sol |
16,11 |
2,76 |
17,31 |
2,39 |
0,173 |
|
Saat 16:00 |
Sağ |
16,41 |
2,63 |
16,85 |
2,56 |
0,588 |
Sol |
16,16 |
2,82 |
16,59 |
2,51 |
0,632 |
|
Saat 08:00-12:00 |
Sağ |
P**= 0,096 |
P**= 0,697 |
|||
Sol |
P**= 0,647 |
P**= 0,544 |
||||
Saat 08:00-16:00 |
Sağ |
P**= 0,160 |
P**= 0,356 |
|||
Sol |
P**= 0,455 |
P**= 0,303 |
P*=Independent Samples T-Test, P**=Paired Samples T-Test.
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK grupları başlangıç ve 6. ay genel ortalama peripapiller RSLT kalınlık ölçümleri arasında istatistiksel
açıdan anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05). LTSK grubunda; başlangıç ve 6.
ay ölçümleri karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
bulunmazken (p>0.05), DTSK grubunda; sol gözler arasında istatistiksel fark
yoktu (p>0.05), fakat sağ gözler arasında azalma yönünde istatistiksel
açıdan anlamlı bir fark bulundu (p<0.05) (Tablo 3). DTSK ve LTSK grupları
başlangıç ve 6. ay ortalama peripapiller RSLT
kalınlıkları, genel ve T, TS, TI, N, NS, NI ölçümleri gruplar arasında
karşılaştırıldığında hiçbir ölçüm için istatistiksel açıdan anlamlı fark
bulunmadı (p>0,05).
Tablo
3. LTSK
ve DTSK gruplarının genel ortalama peripapiller RSLT
kalınlık dağılımı.
LTSK |
DTSK |
P* değeri |
||||
Ort. |
SD |
Ort. |
SD |
|||
Başlangıç |
Sağ |
87,70 |
16 |
89,84 |
11,69 |
0,629 |
Sol |
84,57 |
17,87 |
88,38 |
13,61 |
0,484 |
|
6. ay |
Sağ |
87,09 |
15,58 |
87,68 |
11,15 |
0,889 |
Sol |
83,81 |
18,49 |
88,06 |
14,25 |
0,451 |
|
Başlangıç-6.Ay |
Sağ |
P**= 0,255 |
P**= 0,003 |
|||
Sol |
P**= 0,327 |
P**= 0,777 |
P*=Independent Samples T-Test, P**=Paired Samples T-Test.
Dorzolamid-timolol maleat sabit kombinasyonu ve LTSK
grupları başlangıç ve 6. ay NI ölçümleri grupların kendi içinde
karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı fark yoktu (p>0,05). DTSK
grubunda NS, TI ve T sol göz ölçümlerinde fark bulunmazken sağ göz ölçümlerinde
azalma yönünde istatistiksel açıdan anlamlı fark görüldü (p<0.05). LTSK
grubunda ise sağ gözde TS de artma ve N de azalma bulunurken sol göz
ölçümlerinde istatistiksel açıdan anlamlı fark yoktu (Şekil 1-4).
Şekil
1. LTSK
grubunun sağ göz ortalama peripapiller RSLT kalınlık
dağılımı.
Şekil
2. LTSK
grubunun sol göz ortalama peripapiller RSLT kalınlık
dağılımı.
Şekil
3. DTSK
grubunun sağ göz ortalama peripapiller RSLT kalınlık
dağılımı.
Şekil
4. DTSK
grubunun sol göz ortalama peripapiller RSLT kalınlık
dağılımı.
Octopus
otomatik perimetresi ile başlangıç ve 6. ayda yapılan
GA ölçümlerine göre LTSK ve DTSK gruplarının MD dağılımı karşılaştırıldığında
gruplar arasındaki fark başlangıç ve 6. ay ölçümleri için istatistiksel açıdan
anlamlı değildi (p>0.05). DTSK grubunda; başlangıç ve 6. ay ölçümleri
karşılaştırıldığında iki gözde de azalma yönünde istatistiksel açıdan anlamlı
bir fark bulundu (p<0.05). LTSK grubunda ise; başlangıç ve 6. ay ölçümleri
karşılaştırıldığında sol gözde istatistiksel fark yokken (p>0.05), sağ gözde
azalma yönünde anlamlı bir fark saptandı (p<0.05) (Tablo 4).
Tablo
4. LTSK
ve DTSK gruplarının MD dağılımı.
LTSK |
DTSK |
P* değeri |
||||
Ort. |
SD |
Ort. |
SD |
|||
Başlangıç |
Sağ |
-5,96 |
2,75 |
-5,92 |
3,61 |
0,968 |
Sol |
-5,95 |
2,75 |
-5,06 |
3,45 |
0,389 |
|
6. ay |
Sağ |
-5,1 |
2,6 |
-4,68 |
2,99 |
0,628 |
Sol |
-5,53 |
2,74 |
-3,68 |
2,80 |
0,051 |
|
Başlangıç-6.
Ay |
Sağ |
P**= 0,004 |
P**= 0,039 |
|||
Sol |
P**= 0,463 |
P**= 0,000 |
P*=Independent Samples T-Test, P**=Paired Samples T-Test.
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK gruplarının sLV
dağılımı karşılaştırıldığında gruplar arasındaki fark başlangıç ve 6. ay
ölçümleri için istatistiksel açıdan anlamlı değildi (p>0,05). LTSK grubunda;
başlangıç ve 6. ay ölçümleri karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı
bir fark yoktu (p>0.05). DTSK grubunda ise; başlangıç ve 6. ay ölçümleri
karşılaştırıldığında azalma yönünde istatistiksel olarak anlamlı fark
saptandı(p<0.05)(Tablo 5).
Tablo
5. LTSK
ve DTSK gruplarının sLV dağılımı.
LTSK |
DTSK |
P* değeri |
||||
Ort. |
SD |
Ort. |
SD |
|||
Başlangıç |
Sağ |
4,12 |
1,76 |
4,3 |
1,40 |
0,717 |
Sol |
4,2 |
1,87 |
4,21 |
1,27 |
0,975 |
|
6. ay |
Sağ |
3,7 |
1,24 |
3,27 |
1,59 |
0,325 |
Sol |
3,8 |
1,51 |
2,92 |
1,08 |
0,058 |
|
Başlangıç-6.
Ay |
Sağ |
P**= 0,150 |
P**= 0,020 |
|||
Sol |
P**= 0,162 |
P**= 0,000 |
P*=Independent Samples T-Test, P**=Paired Samples T-Test.
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK grupları ilaç yan etkileri bakımından
karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı bir fark saptanmadı
(p>0.05). Oküler İrritasyon (yanma/batma) her iki
grupta da en sık görülen yan etki iken bunu hafif konjonktival
hiperemi izlemekteydi. LTSK grubundan bir hastada Prostoglandin etkisine özgü iris renginde koyulaşma, bir
hastada da kirpiklerde hipopigmentasyon görüldü.
Hiçbir hastada sistemik yan etkiye rastlanmadı (Tablo 6, Tablo 7).
Tablo
6.
Başlangıç LTSK ve DTSK gruplarının ilaç yan etkilerinin karşılaştırılması.
LTSK |
DTSK |
P değeri |
|||
n |
% |
n |
% |
||
Yan etki yok |
7 |
25 |
3 |
12 |
|
Hafif Konjonktival Hiperemi |
2 |
7,1 |
1 |
4 |
|
Oküler İrritasyon
(Yanma/Batma) |
16 |
57,1 |
21 |
84 |
P=0,363 |
Oküler Ağrı |
1 |
3,6 |
0 |
0 |
|
İris renginde koyulaşma |
1 |
3,6 |
0 |
0 |
|
Kirpiklerde hipopigmentasyon |
1 |
3,6 |
0 |
0 |
P=Ki-Kare Testi
Tablo
7.
Altıncı ay LTSK ve DTSK gruplarının ilaç yan etkilerinin karşılaştırılması.
LTSK |
DTSK |
P değeri |
|||
n |
% |
n |
% |
||
Yan etki yok |
13 |
52 |
9 |
37,5 |
|
Oküler İrritasyon
(Yanma/Batma) |
10 |
40 |
15 |
62,5 |
P= 0,295 |
İris renginde koyulaşma |
1 |
4 |
0 |
0 |
|
Kirpiklerde hipopigmentasyon |
1 |
4 |
0 |
0 |
P=Ki-Kare Testi
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK gruplarının kompliyans
dağılımına bakıldığında; başlangıç, 1.ay, 3.ay ve 6.ayda iki grup arasında
istatistiksel açıdan anlamlı bir fark saptanmadı (p>0,05). Her iki grupta da
büyük çoğunluk ilaç alımını unutmamıştı. Başlangıçta; damlalarını damlatmayı
haftada 3-4 kez ve haftada 4’den fazla unutan en uyumsuz hastalar ise 3 (%12,5)
ve 2 (%8,3) kişi olmak üzere DTSK grubundaydı. Takip eden kontrollerde
hastaların kompliyansının arttığı gözlendi. Altıncı
ayda ise en uyumsuz hastalar 1’er kişi (%4,2) olmak üzere LTSK
grubundaydı(Tablo 8).
Tablo
8. LTSK
ve DTSK gruplarının kompliyans dağılımı.
Başlangıç |
1. ay |
3. ay |
6. ay |
|||||
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
|
Unutmamış |
16 (66,7) |
13 (54,2) |
15 (62,5) |
16 (66,7) |
16 (66,7) |
15 (62,5) |
17 (70,8) |
19 (79,2) |
Ayda 1-2 kez |
2 (8,3) |
0 |
6 (25) |
1 (4,2) |
7 (29,2) |
7 (29,2) |
4 (16,7) |
3 (12,5) |
Haftada 1-2 kez |
6 (25) |
6 (25) |
2 (8,3) |
5 (20,8) |
0 |
1 (4,2) |
1 (4,2) |
2 (8,3) |
Haftada 3-4 kez |
0 |
3 (12,5) |
0 |
1 (4,2) |
0 |
1 (4,2) |
1 (4,2) |
0 |
Haftada 4’den fazla |
0 |
2 (8,3) |
1 (4,2) |
1 (4,2) |
1 (4,2) |
0 |
1 (4,2) |
0 |
P değeri |
P= 0,120 |
P= 0,208 |
P= 0,552 |
P= 0,629 |
P: Ki-Kare Testi
Başlangıçta
her iki grupta kompliyans %56,6 oranında ilacının
kullanım süresi ile ilişkili bulunmuştur(p=0,007). İlaç kullanım süresi
arttıkça kompliyans da artmaktaydı. Diğer faktörler
ise kompliyans üzerinde etkili bulunmadı (Tablo 9).
Birinci ay, 3.ay ve 6.ayda araştırılan faktörlerden hiçbirinin kompliyansı etkilemediği bulundu (p>0,05).
Tablo
9.
Başlangıç kompliyansı etkileyen faktörler.
P değeri |
|
Yaş |
0,866 |
Cinsiyet |
0,504 |
Glokom
süresi |
0,873 |
Glokom için
ilaç kullanım süresi |
0,007 |
Glokom için
ilaç dozu |
0,725 |
GİB Sağ |
0,411 |
GİB Sol |
0,721 |
Kullandığı
ilacın yan etkileri |
0,449 |
İlave göz
hastalığı günlük toplam damla sayısı |
0,314 |
Sistemik
ilaçlar günlük toplam tablet sayısı |
0,683 |
Çoklu Lineer Regresyon Analizi, P=0,033, R Square=0,566
Latanoprost-timolol maleat grubunda adherens
başlangıç ve tüm kontrollerde, DTSK grubuna göre daha yüksek olarak bulunmasına
rağmen başlangıç, 1.ay, 3.ay ve 6.ayda iki grup arasında istatistiksel olarak
anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05). Her iki grupta da takip eden
kontrollerde adherens artmıştı (Tablo 10).
Tablo
10. LTSK
ve DTSK gruplarının adherens dağılımı.
Başlangıç |
1.ay |
3.ay |
6.ay |
|||||
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
LTSK n (%) |
DTSK n (%) |
|
Uyum var |
15 (62,5) |
10 (41,7) |
16 (66,7) |
12 (50) |
17 (70,8) |
15 (62,5) |
15 (62,5) |
13 (54,2) |
Uyum yok |
9 (37,5) |
14 (58,3) |
8 (33,3) |
12 (50) |
7 (29,2) |
9 (37,5) |
9 (37,5) |
11 (45,8) |
P değeri |
P= 0,149 |
P= 0,242 |
P= 0,540 |
P= 0,558 |
P=Ki-Kare Testi
Adherensi
etkileyen faktörler incelendiğinde; (yaş, cinsiyet, glokom süresi, glokom
ilacının kullanım süresi, ilacın dozu, GİB, kullandığı ilacın yan etkileri,
ilave göz hastalığı günlük toplam damla sayısı, sistemik ilaçlar günlük toplam
tablet sayısı) araştırılan faktörlerden hiç birinin başlangıç, 1.ay, 3.ay ve
6.ayda adherensi etkilemediği bulundu (p>0,05).
TARTIŞMA
Glokom tedavisinin amacı hastanın görme fonksiyonunu
ve yaşam kalitesini, sürdürülebilir bir maliyetle korumaktır.7
Göz içi
basıncı gün içinde kardiak ve solunum aktivitesine
göre saniyeler içinde veya menstruel siklusa göre aylar içinde değişebilmektedir. Günlük GİB
değişimi 3-6 mmHg arasında tespit edilmiştir. GİB
genellikle sabahları daha yüksek olmaktadır. Günlük GİB değişiminin 10 mmHg üzerinde olduğu kişilerde glokom ihtimali yüksek
bulunmuştur.8
Göz içi basıncı’nın sadece bir kez ölçümü, risk altındaki bir
hastada görmeyi en fazla tehdit eden GİB’nın gözden
kaçmasına neden olabilir. Bu nedenle diurnal ya da sirkadyen GİB ölçümleri, GİB değerlendirmeleri için daha
güvenilir bir yöntemdir. Glokom tedavisinin amaçlarından biri de gün içerisinde
GİB dalgalanmasını en aza indirmektir.
Çalışmalar
göstermektedir ki günde ikiden fazla damla kullanımı ile hastanın uyumu
doğrusal olarak azalmaktadır. Bu sebeple daha az sayıda damla ile etki eden
ilaçlar veya sabit kombinasyonlar tercih edilir.9 İlk sabit kombine
ilaç, %2’ lik dorzolamid ve
%0.5’ lik timolol maleat kombinasyonudur,
1998 yılında kullanıma sunulmuştur. Dorzolamid
(karbonik anhidraz inhibitörü) ve timolol
maleat (non-selektif beta bloker) içerir, her ikisi de hümör
aköz yapımını azaltırlar, ancak farklı mekanizma
kullanırlar. Günde iki kez kullanılmaktadır. GİB’nda
%30-35 oranında düşüş sağladığı gösterilmiştir.10,11
Diğer bir
sabit kombinasyon ilaç ise %0.005’ lik
latanoprost ve %0.5’ lik timolol maleat içeren
kombinasyondur. Bu ilaç 2001 yılında kullanıma girmiştir. Latanoprost
uveaskleral dışa akımı arttırırken, timolol aköz hümör
yapımını azaltır ve birlikte GİB’nda %20-35’lik bir düşüş
sağlarlar. Sabit kombinasyon tedavisi akşam tek dozda
kullanılır.10,11 Çalışmamızda; her iki ilacında GİB’nı
etkin bir şekilde kontrol edebildiğini gördük. LTSK ve DTSK gruplarının
başlangıç, 1.ay, 3.ay ve 6.ay GİB’ları
karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığını gördük.
LTSK grubunda; başlangıç GİB seviyesi ile 1.ay, 3.ay ve 6.ay GİB’ ları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
olmadığını gördük. DTSK grubunda; başlangıç GİB seviyesi ile 1.ay, 3.ay ve 6.ay
GİB’ ları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir
fark olmadığını gördük.
Çalışmamızda GİB’nın gün içi(diurnal)
dalgalanma dağılımına bakıldı. GİB ölçümleri arasında istatistiksel olarak
anlamlı bir farklılık bulunmadı. Her iki grupta da sabah, öğle ve akşam GİB
piki olan hastalar vardı. Çalışmamızda her iki ilacında GİB’ nın gün içi dalgalanmalarını etkin bir şekilde kontrol
ettiğini ve birbirleriyle karşılaştırıldıklarında aralarında istatistiksel
olarak anlamlı bir fark olmadığını gördük.
Shin ve
ark. çalışmalarında LTSK ile DTSK’nu
karşılaştırmış ve günde 3 ölçüm yapılan diurnal
varyasyona göre LTSK, DTSK’ndan 1mmHg daha fazla göz
içi basıncı düşüşü sağlamıştır ve LTSK tedavisinin anlamlı olarak(p=0.017) daha
etkin olduğu gözlenmiştir.12 Konstas ve
ark. çalışmalarında, benzer başlangıç GİB olan olgular
incelenmiş, her iki saatte bir göz içi basıncı 12 saat boyunca ölçülmüştür. Her
iki grupta tedaviyle ulaşılan GİB değeri arasında anlamlı bir fark
izlenmemiştir.13 Siesky ve ark. çalışmalarında GİB’nı DTSK %13.9,
LTSK kullanımı ise %12.2 oranında düşürmüştür. Ancak aralarındaki fark
istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır.14
Cvenkel ve
ark. PAAG ve oküler hipertansiyonlu 32 hastada, LTSK ve DTSK’ nu çapraz
değiştirmişler ve ortalama diurnal GİB DTSK’nda 19.5±3.2 mmHg, LTSK’ nda ise 18.9±3.4 mmHg(p = 0.12) bulunmuş ve aralarında anlamlı bir fark
izlenmemiştir.15 Feldman ve ark. yaptığı çalışmada her sabah verilen LTSK, DTSK ile
karşılaştırılmış ve 3 noktalı diurnal eğride LTSK’nun GİB’nı daha fazla
azalttığı gösterilmiştir.16 Çalışmamızda LTSK ve DTSK grupları
başlangıç ve 6.ay MD ölçümleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark
yoktu. Her iki ilaç grubunda da başlangıca göre 6.ay ölçümlerinde MD değerinde
azalma, sLV değerinde ise sadece DTSK grubunda bir
azalma istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Bu farklar uzun süreli fluktuasyon olarak değerlendirildi.
Göz içi basıncı’nın 18mmHg ve altında olduğu glokom hastalarında,
AGIS (Advenced Glaucoma Intervention Study) grubu, 6 yıllık
takip döneminde ilave bir GA kaybı olmadığını göstermişlerdir.17
Çalışmamızda LTSK
ve DTSK grupları başlangıç ve 6.ay ortalama peripapiller
RSLT kalınlık ölçümleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu.
Her iki grubtada da başlangıca göre 6.ay ölçümlerinde
azalma ve artma yönünde olan değişiklikler incelendiğinde; ölçümler arası hata aralığında (<6,4) olduğu için istatistiksel olarak
anlamlı bulunsa da klinik açıdan hastalığın ilerlemesi yönünde bir bulgu olarak
kabul edilmedi.
Yaşla beraber
OKT ile yapılan RSLT kalınlık ölçümlerinde her 10 yıllık yaşlanma ile RSLT kalınlığında
yaklaşık 1 μm’lik bir azalma olduğu
bildirilmiştir.18 Üstündağ’ın çalışmasında; normal ve oküler
hipertansiyonlu gözler ile PAAG’lu gözler arasında
ortalama RSLT kalınlıklarında anlamlı farklar olduğu ve OKT ile saptanan RSLT
ölçümlerinin GA global indeksleri ile kuvvetli
korelasyon gösterdiği bildirilmiştir.19
Çalışmamızda
LTSK ve DTSK gruplarında ilaç yan etkileri bakımından istatistiksel olarak
anlamlı bir fark yoktu. Oküler İrritasyon
(yanma/batma) her iki grupta da en sık yan etkiydi. Hiçbir yan etki olmaması
ikinci sıklıkta gelirken, bunu hafif konjonktival hiperemi izledi. Prostoglandin
etkiye özgü bir hastada iris renginde koyulaşma, bir hastada da kirpiklerde hipopigmentasyona rastlandı. Hiçbir hastada sistemik yan
etkiye rastlanmadı.
Shin ve
ark. çalışmalarında, yan etkiler değerlendirildiğinde
tek anlamlı fark, göz ağrısı şikayetinde bulunmuştur. Göz ağrısı, LTSK grubunda
%11.7, DTSK grubunda ise %4.0 olarak bulunmuş ve
aradaki fark anlamlı olarak kabul edilmiştir.12 Konstas
ve ark. çalışmalarında, LTSK grubunda konjonktival hiperemi, DTSK
grubunda ise ağızda acı tat şikayeti anlamlı olarak daha yüksek saptanmıştır.13
Cvenkel ve ark. LTSK ve DTSK’nu
çapraz değiştirerek, bu ilaçların yan etkilerini incelemişlerdir. Ancak arada
anlamlı bir fark izlenmemiştir.15
Çalışmamızda kompliyans açısından İki grup arasında istatistiksel olarak
anlamlı bir fark yoktu. Her iki grupta da büyük çoğunluk ilaç alımını unutmadı.
Başlangıçta haftada 3-4 kez ve haftada
Latanoprost-timolol maleat ve DTSK grupları arasında adherens
açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. LTSK grubunda adherens başlangıç ve tüm kontrollerde, DTSK grubuna göre
daha yüksek olarak bulundu. Her iki grupta da takip eden kontrollerde adherens arttı. Adherensi
etkileyen faktörler incelendiğinde; araştırılan faktörlerden hiç birinin
başlangıç, 1.ay, 3.ay ve 6.ayda adherensi
etkilemediği bulundu. Nordstrom ve ark. glokom tedavilerine hasta uyumunu, beta blokerler,
prostaglandinler, alfa agonistler
ve karbonik anhidraz inhibitörlerini içeren dört grubta değerlendirmişlerdir. Adherensin
en iyi olduğu grubu prostaglandinler olarak
bulmuşlardır.20
Eren ve
ark. çalışmalarında kullanılan ilaç ve damla sayısı arttıkça ve görme
keskinliği azaldıkça saat uyumunun azaldığı ve istatistiksel anlamlı olmasa da
ilaç kullanma oranının azaldığı tespit edilmiştir. Glokom bilgisi ve eğitim
seviyesi ile saat uyumu arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.21
Sonuç olarak
çalışmamız; her iki ilacında, GİB’ nı ve gün içi
dalgalanmalarını etkin ve klinik olarak yeterli bir şekilde kontrol
edebildiğini, tolere edilebilir yan etkilere sahip
olduklarını ve hastaların tedavi uyumlarının yüksek olduğunu gösterdi. Bu
çalışmada gördük ki ilaç kullanım süresi tedaviye uyumu değiştirebilir. Düzenli
kontrollerin ve bu kontrollerde ilaç kullanım davranışının sorgulanması
tedaviye uyumu artırabilir. Yine de kombine antiglokomatöz
tedavilerin etkilerinin ve hastaların tedaviye uyumlarının incelendiği daha
geniş serilerde ve uzun izlem sürelerindeki prospektif
çalışmalara gereksinim vardır.
KAYNAKLAR
1. Zimmerman R, Sakıyalak D, Krupin T, Rosenberg
LF. Primary open-angle glaucoma. Yanoff M, Duker
JS. Ophtalmology, Second edition. St. Louis: Mosby, 2004:1482-7.
2. Leske
MC, Heijl A, Hussein M, Bengtsson
B, Hyman L, Komaroff E. Factors of glaucoma
progression and the effect of treatment: the early manifest glaucoma trial.
Arch Ophthalmol 2003; 121(1): 48-56.
3. Kass
MA, Heuer DK, Higginbotham EJ, et al. The Ocular
Hypertension Treatment Study: A randomized trial determines that topical ocular
hypotensive medication delays or prevents the onset of primary open-angle
glaucoma. Arch Ophthalmol 2002;120(6):701-13.
4. Collobaborative
Normal-Tension Glaucoma Study Group: The effectiveness of intraocular pressure reduction
in the treatment of normal-tension glaucoma. Am J Ophthalmol
1998;126(4):498-505.
5. Patel SC, Spaeth GL. Compliance in patients prescribed eyedrops for glaucoma. Ophthalmic Surg
1995;26(3):233-6.
6. Miyake K, Ota I, Icbaraki N, et al. Enhanced disruption of the blood-aqueus barrier and the incidence of angiographic cystoid
macular edema by topical timolol and its preservative
in early postoperative pseudophakia. Arch Ophthalmol 2001;119(3):387-94.
7. European Glaucoma Society. Terminology and guidelines for glaucoma, 3nd Edition.
Savona: 2008:119.
8.Orhan M. Hümör aköz dinamiği. Turaçlı ME, Önol
M, Yalvaç SI. Glokom. Ankara: SFN, 2003;4-10.
9. Turaçlı ME. Tıbbi tedavi. Turaçlı ME, Önol M, Yalvaç SI. Glokom. Ankara: SFN, 2003;162-96.
10. Kurtulmuşoğlu MÖ, Önol
M. Glokom Tedavisinde Fiks Kombinasyonlar.
Glokom-Katarakt 2007;2(3):149-56.
11. Bayer A. Kombine tıbbi tedavi. Glokom. Türk
Oftalmoloji Derneği eğitim yayınları no 9: Epsilon,
2009;379-87.
12. Shin DH, Feldman RM, Sheu WP. Fixed Combination Latanoprost/Timolol Study Group: Efficacy and safety of the fixed
combinations latanoprost/yimolol
versus dorzolamide/timolol
in patients with elevated intraocular pressure. Ophthalmology 2004;111(2):276-82.
13. Konstas
AGP, Kozobolis VP, Lallos
N, Christodoulakis E, Stewart JA, Stewart WC. Daytime diurnal curve comparison between the fixed combinations of latanoprost 0.005 % / timolol
maleate 0.5 % and dorzolamide 2 % / timolol maleate 0.5 %. Eye 2004;18:1264-9.
14. Siesky
B, Harris A, Sines D, et al. A
comparative analysis of the effects of the fixed combination of timolol and dorzolamide versus latanoprost plus timolol on
ocular hemodynamics and visual function in patients with primary open-angle
glaucoma. J Ocul Pharmacol
Ther 2006;22(5):353-61.
15. Cvenkel
B, Stewart JA, Nelson LA, Stewart WC. Dorzolamide/timolol fixed combination versus latanoprost/timolol fixed combination in patients with primary
open-angle glaucoma or ocular hypertension. Current Eye Research 2008;33(2):163-8.
16. Feldman RM. A comparison of fixed
combination of latanoprost and timolol
with fixed combination of dorzolamide and timolol in patients with elevated intraocular pressure.
Invest Ophthalmol Vis Sci
2002;43:E-Abstract 295.
17. VanVeldhuisen
PC, Ederer F, Gaasterland
DE, , et al. The advanced glaucoma intervention study
(AGIS): 7. The relationship between control of
intraocular pressure and visual field deterioration. American J Ophthalmol 2000;130:429-40.
18. Williams ZY, Schuman JS, Gamell L, et al. Optical coherence tomography measurement
of nerve fiber layer thickness and the likelihood of a visual field defect. Am
J Ophthalmol 2002;134(4):538-46.
19. Üstündağ C. Glokomlu gözlerde optik koherens tomografi ile saptanan
retina sinir lifi kalınlıklarının görme alanı indeksleri ile korelasyonu. T Oft Gaz 2001;31:600-4.
20. Nordstrom BL , Friedman DS, Mozaffari E,
Quigley HA, Walker AM. Persistence and adherence with topical
glaucoma therapy. Am J Ophthalmol 2005;140:598-606.
21. Eren MH, Altan Ç, Akagündüz U, Bayraktar Ş, Yılmaz
ÖF. Glokomun medikal tedavisinde hasta uyumu. Glokom-Katarakt
2008;3(3):158-64.